Eski YÖK Lideri Saraç, Twitter’daki hesabından yayımladığı bildirisinde, nazaranv müddeti boyunca birçoğu Türkiye için yeni ve birinci olan bir fazlaca projeyi hayata geçirdiklerini, yükseköğretim sistemini bir daha yapılandırma yolunda değerli aralar katettiklerini kaydetti. vazife müddetinde YÖK’ün geçmişindeki alışkanlık ve reflekslerini terk ettiklerini vurgulayan Saraç, “Yükseköğretimi bir daha felsefi bir bakış açısıyla şekillendirmeye çalıştık. Müdahaleci YÖK’ü geçmişte bıraktık, yetki devreden ve yetki paylaşan ‘Yeni YÖK’ün inşa sürecini başlattık. Somut çıktılar üzerine odaklandık. Kısa vadede sonuç üretenlerin yanı sıra 4-5 yıllık orta vadeli projeler de yaptık. ‘Yeni YÖK’ konseptiyle bir fazlaca yeni ve yenilikçi proje ortaya koyduk. Türkiye’de birinci kez bilim ömrümüzün gelişmesi ve ülkemizin kalkınması için öncelikli alanları belirledik ve bu alanlarda insan kaynağı yetiştirme süreçlerini başlattık” dedi.
‘TAVRIMIZI NET ORTAYA KOYDUK’
‘Yeni YÖK’ olarak, Türk yükseköğretim sisteminde yapısal değişimin ve dönüşümün tabanını oluşturduklarını belirten Saraç, şunları kaydetti:
“Bütün icraatımızı ahlaki prensiplerden taviz vermeden gerçekleştirdik. zati eğitim ve öğretim, tüm kademeleri ve her türlü idare uygulaması ile bir arada, ‘ahlaki temeller’ üzerinde yükselmelidir. Bu durum binalardan, laboratuvarlardan ve takım sayılarından daha da değerlidir. Öbür taraftan eğitim ve öğretimde karar vericilerin, ‘ahlaki ve kültürel değerlere’ bağlı olarak hareket etmeleri de gerekmektedir. İşgal edilen makam ve mevkilerin, bu makamlarda bulunanların refah, konfor ve zenginliğini artırmak için değil, ‘millete hizmet için var olduğu’ bilinmelidir. Biz bütün icraatımızda buna dikkat etmeye çalıştık. Bunlara dikkat etmeyenlere karşı da sıfatlarına ve durumlarına aldırmadan halimizi net bir biçimde ortaya koyduk.”
‘HALILARININ ALTI TERTEMİZ OLARAK BIRAKIYORUZ’
Saraç, kibirden uzak durduklarını, tevazuyla hareket ettiklerini belirtip, “Kamu faydasına her vakit öncelik verdik. Bulunulan makamların, liyakat ve ehliyetle alakalı olarak ‘kul hakkına girme’ noktasında ne derece riskli yerler olduğunu da biliyoruz. Bunun için çalıştığımız insanları ve takımımızı, liyakat ve ahlaki duruşlarına bakarak seçtik. Unsurlu bir duruş sergiledik. Her bölümle bağlantı kapılarını daima açık tuttuk. Yükseköğretimin, farklı dünya görüşlerinin ve ideolojilerin çatışma ve ayrışma noktası değil; toplumun uzlaşı noktası olması gerektiğine inanarak ona nazaran davranmaya çaba ettik. Aklın ışığı altında bilimsel tabanda hareket etmeye itina gösterdik” dedi.
‘ALNIMIZIN AKIYLA TAMAMLADIK’
Eksiklerinin ve yanlışlarının olabileceğini belirten Saraç, “Fakat eğilip bükülmeden, gücümüz nispetinde ’emrolunduğun üzere dosdoğru ol’ unsurunu unutmadan her türlü icraatta hakikat olanı aradık. Son olarak; YÖK’ü, halılarının altı tertemiz olarak bırakıyoruz. Hamdolsun, vazifemizi alnımızın akıyla başımız dik olarak tamamladık. Sayın Cumhurbaşkanımıza bize kamuya hizmet etme imkanı tanıdığı için teşekkür ederiz” dedi.
Yeni YÖK Lideri Prof. Dr. Erol Özvar’a da çalışmalarında muvaffakiyetler dileyen Saraç, “Eminim, başlattığımuz projeleri devam ettirmek ve yükseköğretim sistemimizi daha ileriye götürmek için gayret sarf edecektir. Başkanlık ettiğimiz ve ‘Yeni YÖK’ olarak isimlendirdiğimiz devrin, yükseköğretimle ilgili tasarım ve hayallerin havada uçuştuğu bir periyot olmadığını; YÖK tarihinde sonuç üreten projeler devri olarak yerini alacağına inanıyoruz” dedi.
‘TAVRIMIZI NET ORTAYA KOYDUK’
‘Yeni YÖK’ olarak, Türk yükseköğretim sisteminde yapısal değişimin ve dönüşümün tabanını oluşturduklarını belirten Saraç, şunları kaydetti:
“Bütün icraatımızı ahlaki prensiplerden taviz vermeden gerçekleştirdik. zati eğitim ve öğretim, tüm kademeleri ve her türlü idare uygulaması ile bir arada, ‘ahlaki temeller’ üzerinde yükselmelidir. Bu durum binalardan, laboratuvarlardan ve takım sayılarından daha da değerlidir. Öbür taraftan eğitim ve öğretimde karar vericilerin, ‘ahlaki ve kültürel değerlere’ bağlı olarak hareket etmeleri de gerekmektedir. İşgal edilen makam ve mevkilerin, bu makamlarda bulunanların refah, konfor ve zenginliğini artırmak için değil, ‘millete hizmet için var olduğu’ bilinmelidir. Biz bütün icraatımızda buna dikkat etmeye çalıştık. Bunlara dikkat etmeyenlere karşı da sıfatlarına ve durumlarına aldırmadan halimizi net bir biçimde ortaya koyduk.”
‘HALILARININ ALTI TERTEMİZ OLARAK BIRAKIYORUZ’
Saraç, kibirden uzak durduklarını, tevazuyla hareket ettiklerini belirtip, “Kamu faydasına her vakit öncelik verdik. Bulunulan makamların, liyakat ve ehliyetle alakalı olarak ‘kul hakkına girme’ noktasında ne derece riskli yerler olduğunu da biliyoruz. Bunun için çalıştığımız insanları ve takımımızı, liyakat ve ahlaki duruşlarına bakarak seçtik. Unsurlu bir duruş sergiledik. Her bölümle bağlantı kapılarını daima açık tuttuk. Yükseköğretimin, farklı dünya görüşlerinin ve ideolojilerin çatışma ve ayrışma noktası değil; toplumun uzlaşı noktası olması gerektiğine inanarak ona nazaran davranmaya çaba ettik. Aklın ışığı altında bilimsel tabanda hareket etmeye itina gösterdik” dedi.
‘ALNIMIZIN AKIYLA TAMAMLADIK’
Eksiklerinin ve yanlışlarının olabileceğini belirten Saraç, “Fakat eğilip bükülmeden, gücümüz nispetinde ’emrolunduğun üzere dosdoğru ol’ unsurunu unutmadan her türlü icraatta hakikat olanı aradık. Son olarak; YÖK’ü, halılarının altı tertemiz olarak bırakıyoruz. Hamdolsun, vazifemizi alnımızın akıyla başımız dik olarak tamamladık. Sayın Cumhurbaşkanımıza bize kamuya hizmet etme imkanı tanıdığı için teşekkür ederiz” dedi.
Yeni YÖK Lideri Prof. Dr. Erol Özvar’a da çalışmalarında muvaffakiyetler dileyen Saraç, “Eminim, başlattığımuz projeleri devam ettirmek ve yükseköğretim sistemimizi daha ileriye götürmek için gayret sarf edecektir. Başkanlık ettiğimiz ve ‘Yeni YÖK’ olarak isimlendirdiğimiz devrin, yükseköğretimle ilgili tasarım ve hayallerin havada uçuştuğu bir periyot olmadığını; YÖK tarihinde sonuç üreten projeler devri olarak yerini alacağına inanıyoruz” dedi.