Türkiye ile Angola içinde 7 muahede birden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, mutabakatların imzalandığı merasimde yaptığı konuşmada, “Fransa, Afrika’yı adeta bir sömürge kıtası olarak kullanmıştır. Yüz binlerce insan buralarda öldürülmüştür. Başta Cezayir olmak üzere, Ruanda olmak üzere. Bu beşerler öldürülürken kimsenin sesi çıktı mı? Zalim bir yapı, bu adil olmayan yapı zulmüne devam etmiştir” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Angola temasları kapsamında iki ülke içinde eğitim, tarım, gümrük, turizm alanlarında 7 muahede imzalandı. Mutabakatların imza merasiminin akabinde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gerek ikili yaptığımız görüşme gerek sonrasındasında heyetlerarası görüşmemizle Türkiye-Angola içindeki bu süreci kayıtlara düşmüş oluyoruz. Görüşmemizin siyasi, askeri, ekonomik, ticari, kültürel alanlarda 7 mutabakat ile bir arada teyit edilmiş olması aramızdaki bağların ne noktaya vardığını göstermesi bakımında değer taşıyor. Eğitim alanında işbirliği, gerek tarım alanındaki işbirliği, gerek gümrük hususlarındaki karşılıklı idari yardım mutabakatı, sanayi mevzularındaki mutabakat, ortak iktisat ve ticaret komitesi kurulmasına ait muahedesi, turizm alanında mutabakat zaptı ve TRT ile Angola içindeki mutabakat olmak üzere 7 muahedeyi imzalamış olduk” dedi.
“TERÖRLE GAYRET KONUSUNDA ANGOLA MAKAMLARININ YANINDA OLMAYI SÜRDÜRECEĞİZ”
İkili maksatlara değinen Erdoğan, “Temmuz ayında birliktece ikili ticaret hacmi gayesini 500 milyon dolar olarak belirledik. Şu anda 177,5 milyon dolarlık ticaret hacmi Türkiye ile Angola’ya uygun düşmüyor. Bunu 500 milyon dolara çıkardığımız andan itibaren aramızdaki bu ticaret hacmi ile hayli farklı adımlar atacağız. Özellikle, Türk özel bölümünün yatırımlarıyla gerek altyapıda gerek yeraltı kaynaklarıyla kazan-kazan temeline bakılırsa yapılacak bu yatırımlarla işadamlarımızın Angola’daki aktifliği daha da artacaktır. Angola’da hem de istihdamın artmasına da niye olacaktır. Terörle uğraş konusunda Angola makamlarının yanında olmayı sürdüreceğiz” açıklamasını yaptı.
“TECRÜBE VE İMKANLARIMIZI ANGOLALI DOSTLARIMIZIN İSTİFADESİNE SUNMAKTAN MEMNUNİYET DUYMAKTAYIZ”
İki ülkenin güç bakanlarının görüşmeler gerçekleştirdiğini kelamlarına ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçen sene kendi sismik arama ve derin sondaj gemilerimizle yaptığımız araştırmalar sonucunda Karadeniz’de 540 milyar metreküplük doğalgaz bulduk. 161 bin kilometre uzunluğu ile Türkiye’nin doğalgaz dağıtım şebekesi son derece hem çağdaş hem yaygın tıpkı vakitte son derece inançlıdır. Bu mevzuda deneyim ve imkanlarımızı Angolalı dostlarımızın istifadesine sunmaktan memnuniyet duymaktayız” dedi.
“TÜRKİYE’NİN AFRİKA KITASINDAKİ FAALİYETLERİ DE TÜM ŞEFFAFLIĞI İLE HERKES TARAFINDAN BİLİNİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Vize sorununa atacağımız adımların, beşeri ve turizm bağlarımızın gelişmesine de katkı sağlayacağına inanıyorum. Ekonomik olarak da ıslahatları takdirle izliyoruz. Şu an itibariyle Angola’nın bölgesindeki milletlerarası meselelerin adilane ve barışçıl biçimde çözülmesine yönelik yapan rolü bu sayede daha da güçleniyor. Türkiye’nin Afrika kıtasındaki faaliyetleri de tüm şeffaflığı ile herkes tarafınca biliniyor. Kıta genelinde mevcut 43 büyükelçiliğimiz üzerinden tüm Afrika ülkeleriyle münasebetlerimizi karşılıklı hürmet, dayanışma ve kazan-kazan unsurları temelinde geliştiriyoruz. Bu hususta stratejik ortağı olduğumuz Afrika Birliği ile işbirliğimizi orta ve uzun vadeli bir bakış açısı ile tüm kıtada barış, istikrar ve refahın artmasına katkıda bulunacak biçimde derinleştiriyoruz. Bu kapsamda 21-22 Ekim’de 3.Türkiye-Aftrika İktisat Forumu’nu gerçekleştireceğiz.”
“SİNA VE ZIRLI TAŞIYICI KONUSUNU DA ELE ALDIK”
Erdoğan, iş birliği ortasında savunma endüstrinin yerine ait soruya, “Savunma sanayi noktasında 3 ay evvel Türkiye’ye yaptıkları ziyarette İHA ve SİHA’larla ilgili talepleri bizlere olmuştu. Bu mevzuları görüşelim, derinleştirelim demiştik. ondan sonrasında zırhlı taşıyıcılarla ilgili olarak bugün de kimi görüşmeler yaptık. Bu hususta Türkiye’nin son 19 yılda attığı adımlar hakikaten kendilerinin de dikkatini çekiyor. Bu konularda da savunma bakanlarımız birbiriyle görüşmek suretiyle ne üzere mamüllerin alım satımları yapılabilir, görüşmek suretiyle adımları atacağız. Bu mevzuda tutucu değiliz ve her türlü takviyesi vermeye hazır olduğumuzu söylemiş olduk. Savunma bakanlarımız görüşmeleri yapacaklar ona bakılırsa adımları atacağız” cevabını verdi.
Erdoğan, çeşitli alanlarda muahedeler imzalanmasıyla Türkiye’nin Angola için ehemmiyetine yönelik soruya şu cevabı verdi:
“Bugün yapılan 7 mutabakat bunun birinci adımlarıdır. Bu mutabakatla bir arada yapmamız gerekenlerin imzalarını attık. Gerek eğitim alanında işbirliği mutabakatı ki üniversiteler noktasında kimi adımları şu anda atıyoruz. Tarım alanındaki muahede Angola büyük bir arazi imkanına sahip. Bu yerlerin işlenmesi konusunda müşterek yapabileceklerimiz var. Gümrük mevzularıyla karşılıklı idari yardım mutabakatını yapma imkanımız var. Bir oburu sanayi hususlarında her türlü birikimimizi Angola’yla paylaşmaya hazırız. Burada bir badire kelam konusu değil. Ortak iktisat ve ticaret kurulu kurulmasına ait deklarasyon. Ticaret bakanlarımız hızla adımları atmaları halinde bunu da bitirmiş olacağız. Turizm alanında ise destinasyonları bakımından Türkiye hayli kuvvetli bir ülke. İnanıyorum ki THY’nin uçuşlarıyla bir arada Türk halkından da buraları ziyaret edenler olacaktır.”
“FRANSA, AFRİKA’YI ADETA BİR SÖMÜRGE KITASI OLARAK KULLANMIŞTIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “beraber daha adil bir dünya mümkün” iletisinin yakın devirde Afrika ülkeleriyle işbirliği sürecini nasıl kapsayacağına ait soruya, “beraber daha adil bir dünya mümkün derken Afrika kıtası yıllar yılı sömürülmüştür. Angola 400 yılı aşkın maalesef Portekiz tarafınca sömürülmüş olan bir ülke pozisyonundadır. Angola’nın haricinde Afrika’nın ülkelerinin birçoğunun yeraltı kaynakları maalesef Batı tarafınca sömürülmüştür. Adaletsiz bir yaklaşımın epeyce net ortaya koyduğu sonuçtur. Bunların en değerlisi Fransa’dır. Fransa, Afrika’yı adeta bir sömürge kıtası olarak kullanmıştır. Yüz binlerce insan buralarda öldürülmüştür. Başta Cezayir olmak üzere, Ruanda olmak üzere. Bu beşerler öldürülürken kimsenin sesi çıktı mı? Zalim bir yapı, bu adil olmayan yapı zulmüne devam etmiştir. Bunları ben bu kitabımda lisana getiriyorum. Zira adil bir dünya talebimiz var, el ele vermemiz lazım. Korkmamak gerekiyor, korktukça bu zulüm tüm Afrika’yı kuşatacaktır. tıpkı vakitte ayağa kalmak gerekiyor. birebir vakitte haklarımıza sahip çıkmamız gerekiyor, adil bir yapıya sahip çıkmamız gerekiyor. Bunun için bunu kaleme aldım, bunun için konuştum, bunun için anlattım. Şu anda da hala Libya’da olanları görüyorsunuz. Bunun yanında birebir biçimde Somali’de olanları görüyorsunuz. Zulüm hala devam ediyor, bitmiş değil. Sahraaltı, sahraüstü her yerde zulüm. Daha adil bir dünyayı yalnızca biz değil daima birlikte inşa etmemiz gerekiyor. Lourenço’ya kitabımı ikram ettim. birlikte çalışmamız lazım” sözlerini kullandı.
KAYNAK: İHA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Angola temasları kapsamında iki ülke içinde eğitim, tarım, gümrük, turizm alanlarında 7 muahede imzalandı. Mutabakatların imza merasiminin akabinde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gerek ikili yaptığımız görüşme gerek sonrasındasında heyetlerarası görüşmemizle Türkiye-Angola içindeki bu süreci kayıtlara düşmüş oluyoruz. Görüşmemizin siyasi, askeri, ekonomik, ticari, kültürel alanlarda 7 mutabakat ile bir arada teyit edilmiş olması aramızdaki bağların ne noktaya vardığını göstermesi bakımında değer taşıyor. Eğitim alanında işbirliği, gerek tarım alanındaki işbirliği, gerek gümrük hususlarındaki karşılıklı idari yardım mutabakatı, sanayi mevzularındaki mutabakat, ortak iktisat ve ticaret komitesi kurulmasına ait muahedesi, turizm alanında mutabakat zaptı ve TRT ile Angola içindeki mutabakat olmak üzere 7 muahedeyi imzalamış olduk” dedi.
“TERÖRLE GAYRET KONUSUNDA ANGOLA MAKAMLARININ YANINDA OLMAYI SÜRDÜRECEĞİZ”
İkili maksatlara değinen Erdoğan, “Temmuz ayında birliktece ikili ticaret hacmi gayesini 500 milyon dolar olarak belirledik. Şu anda 177,5 milyon dolarlık ticaret hacmi Türkiye ile Angola’ya uygun düşmüyor. Bunu 500 milyon dolara çıkardığımız andan itibaren aramızdaki bu ticaret hacmi ile hayli farklı adımlar atacağız. Özellikle, Türk özel bölümünün yatırımlarıyla gerek altyapıda gerek yeraltı kaynaklarıyla kazan-kazan temeline bakılırsa yapılacak bu yatırımlarla işadamlarımızın Angola’daki aktifliği daha da artacaktır. Angola’da hem de istihdamın artmasına da niye olacaktır. Terörle uğraş konusunda Angola makamlarının yanında olmayı sürdüreceğiz” açıklamasını yaptı.
“TECRÜBE VE İMKANLARIMIZI ANGOLALI DOSTLARIMIZIN İSTİFADESİNE SUNMAKTAN MEMNUNİYET DUYMAKTAYIZ”
İki ülkenin güç bakanlarının görüşmeler gerçekleştirdiğini kelamlarına ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçen sene kendi sismik arama ve derin sondaj gemilerimizle yaptığımız araştırmalar sonucunda Karadeniz’de 540 milyar metreküplük doğalgaz bulduk. 161 bin kilometre uzunluğu ile Türkiye’nin doğalgaz dağıtım şebekesi son derece hem çağdaş hem yaygın tıpkı vakitte son derece inançlıdır. Bu mevzuda deneyim ve imkanlarımızı Angolalı dostlarımızın istifadesine sunmaktan memnuniyet duymaktayız” dedi.
“TÜRKİYE’NİN AFRİKA KITASINDAKİ FAALİYETLERİ DE TÜM ŞEFFAFLIĞI İLE HERKES TARAFINDAN BİLİNİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Vize sorununa atacağımız adımların, beşeri ve turizm bağlarımızın gelişmesine de katkı sağlayacağına inanıyorum. Ekonomik olarak da ıslahatları takdirle izliyoruz. Şu an itibariyle Angola’nın bölgesindeki milletlerarası meselelerin adilane ve barışçıl biçimde çözülmesine yönelik yapan rolü bu sayede daha da güçleniyor. Türkiye’nin Afrika kıtasındaki faaliyetleri de tüm şeffaflığı ile herkes tarafınca biliniyor. Kıta genelinde mevcut 43 büyükelçiliğimiz üzerinden tüm Afrika ülkeleriyle münasebetlerimizi karşılıklı hürmet, dayanışma ve kazan-kazan unsurları temelinde geliştiriyoruz. Bu hususta stratejik ortağı olduğumuz Afrika Birliği ile işbirliğimizi orta ve uzun vadeli bir bakış açısı ile tüm kıtada barış, istikrar ve refahın artmasına katkıda bulunacak biçimde derinleştiriyoruz. Bu kapsamda 21-22 Ekim’de 3.Türkiye-Aftrika İktisat Forumu’nu gerçekleştireceğiz.”
“SİNA VE ZIRLI TAŞIYICI KONUSUNU DA ELE ALDIK”
Erdoğan, iş birliği ortasında savunma endüstrinin yerine ait soruya, “Savunma sanayi noktasında 3 ay evvel Türkiye’ye yaptıkları ziyarette İHA ve SİHA’larla ilgili talepleri bizlere olmuştu. Bu mevzuları görüşelim, derinleştirelim demiştik. ondan sonrasında zırhlı taşıyıcılarla ilgili olarak bugün de kimi görüşmeler yaptık. Bu hususta Türkiye’nin son 19 yılda attığı adımlar hakikaten kendilerinin de dikkatini çekiyor. Bu konularda da savunma bakanlarımız birbiriyle görüşmek suretiyle ne üzere mamüllerin alım satımları yapılabilir, görüşmek suretiyle adımları atacağız. Bu mevzuda tutucu değiliz ve her türlü takviyesi vermeye hazır olduğumuzu söylemiş olduk. Savunma bakanlarımız görüşmeleri yapacaklar ona bakılırsa adımları atacağız” cevabını verdi.
Erdoğan, çeşitli alanlarda muahedeler imzalanmasıyla Türkiye’nin Angola için ehemmiyetine yönelik soruya şu cevabı verdi:
“Bugün yapılan 7 mutabakat bunun birinci adımlarıdır. Bu mutabakatla bir arada yapmamız gerekenlerin imzalarını attık. Gerek eğitim alanında işbirliği mutabakatı ki üniversiteler noktasında kimi adımları şu anda atıyoruz. Tarım alanındaki muahede Angola büyük bir arazi imkanına sahip. Bu yerlerin işlenmesi konusunda müşterek yapabileceklerimiz var. Gümrük mevzularıyla karşılıklı idari yardım mutabakatını yapma imkanımız var. Bir oburu sanayi hususlarında her türlü birikimimizi Angola’yla paylaşmaya hazırız. Burada bir badire kelam konusu değil. Ortak iktisat ve ticaret kurulu kurulmasına ait deklarasyon. Ticaret bakanlarımız hızla adımları atmaları halinde bunu da bitirmiş olacağız. Turizm alanında ise destinasyonları bakımından Türkiye hayli kuvvetli bir ülke. İnanıyorum ki THY’nin uçuşlarıyla bir arada Türk halkından da buraları ziyaret edenler olacaktır.”
“FRANSA, AFRİKA’YI ADETA BİR SÖMÜRGE KITASI OLARAK KULLANMIŞTIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “beraber daha adil bir dünya mümkün” iletisinin yakın devirde Afrika ülkeleriyle işbirliği sürecini nasıl kapsayacağına ait soruya, “beraber daha adil bir dünya mümkün derken Afrika kıtası yıllar yılı sömürülmüştür. Angola 400 yılı aşkın maalesef Portekiz tarafınca sömürülmüş olan bir ülke pozisyonundadır. Angola’nın haricinde Afrika’nın ülkelerinin birçoğunun yeraltı kaynakları maalesef Batı tarafınca sömürülmüştür. Adaletsiz bir yaklaşımın epeyce net ortaya koyduğu sonuçtur. Bunların en değerlisi Fransa’dır. Fransa, Afrika’yı adeta bir sömürge kıtası olarak kullanmıştır. Yüz binlerce insan buralarda öldürülmüştür. Başta Cezayir olmak üzere, Ruanda olmak üzere. Bu beşerler öldürülürken kimsenin sesi çıktı mı? Zalim bir yapı, bu adil olmayan yapı zulmüne devam etmiştir. Bunları ben bu kitabımda lisana getiriyorum. Zira adil bir dünya talebimiz var, el ele vermemiz lazım. Korkmamak gerekiyor, korktukça bu zulüm tüm Afrika’yı kuşatacaktır. tıpkı vakitte ayağa kalmak gerekiyor. birebir vakitte haklarımıza sahip çıkmamız gerekiyor, adil bir yapıya sahip çıkmamız gerekiyor. Bunun için bunu kaleme aldım, bunun için konuştum, bunun için anlattım. Şu anda da hala Libya’da olanları görüyorsunuz. Bunun yanında birebir biçimde Somali’de olanları görüyorsunuz. Zulüm hala devam ediyor, bitmiş değil. Sahraaltı, sahraüstü her yerde zulüm. Daha adil bir dünyayı yalnızca biz değil daima birlikte inşa etmemiz gerekiyor. Lourenço’ya kitabımı ikram ettim. birlikte çalışmamız lazım” sözlerini kullandı.
KAYNAK: İHA