Tevfik Göksu İBB’nin tuz ihalesi ‘engelleniyoruz’ palavrası ve halk ekmek gerçeğini deklare etti Başarılı sunucu Eda Özdemir’in sunduğu ‘Başkanlar Konuşuyor’ programının bugünkü konuğu olan Esenler Belediye Lideri ve İBB AK Parti Küme Başkanvekili Tevfik Göksu, Esenler ve İstanbul’daki gündemle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Tevfik Göksu’nun açıklamalarından satır başları:
HALKLA ALAKALAR ALGILARI ÇÖKTÜ
Kar, yağmur, sel üzere tabiat felaketleriyle karşılaşıyoruz. kimi vakit gücümüzün yetmediği şeyler olabilir. Farklı kasvetler yaşıyor olabilirsiniz. İstanbul’da yaşananlara baktığımızda, ağır kar yağdı. Badireler yaşanması kaçınılmazdı lakin meteoroloji günler evvelden duyurdu. Bu duyurunun akabinde tedbirlerin alınması gerekir.
İBB ve CHP’nin anlayışında halkla bağlantılar ile belediyeyi yönetmek üzere bir algısı var. Hakikatle yüzleştikleri vakit algılarının nasıl çöktüğünü gördük. İBB dünyanın en büyük kurumlarından bir tanesi. Kurumsal hafızasından dolayı bu biçimde afetlerle başa çıkabilecek durumdaydı.
2017 yılında daha şiddetli yağan kar yağışında çökmeyen sistem 5 yıl daha sonra çöktü.
AK PARTİ DEVREYE GİRMESEYDİ İSTANBUL’UN HALİ NE OLURDU
İBB, kurumsal hafızayı yok etti. Bu işle gayret etmek için nerede, ne vakit müdahale edeceğinizi bilmeniz gerekir. Kurumsal hafızayı yok ederseniz, karla çaba ediyormuş üzere görünerek bu işi beceremezsiniz.
Merhum Kadir abi Moskova’ya karla çaba için grup gönderdi. İBB o nazaranvlileri tasviye etti.
O akşam AK Parti belediyeleri devreye girmeseydi, Bakanlık devreye girmeseydi, İstanbul’un hali ne olurdu!
İBB daha evvel günler evvelce prova yapardı. İstanbul’un ana akslarını açacak tatbikatlar yapılırdı. Kasvetin yaşanabileceği yerlere taşınabilir büfeler temalırdu.
Partizanca İBB’ye o denli şahısları yerleştirdiler ki işin ehli şahıslar yok. Kar küreme aracındaki sürücü aracı nasıl kullanacağını bilmediği için bırakıp kaçıyor. Diğer bir örnekte ise cenaze aracında tabut var. Cenazeyi bırakıp kaçıyorlar.
ARAÇLARI REKLAM OLSUN DİYE GÖRÜNEN YERLERE KOYDULAR
Algı ve reklamla göstermeye çalıştıkları CHP zihniyetinin çöküşü oldu. İBB, CHP’nin aynasıydı. O algı yerle bir oldu. Bu durumda en epeyce ziyanı ise İstanbullular gördü.
Esenler Belediyesi olarak bütün ana arterleri biz açtık. İBB bu kadar büyük kapasiteye karşın çöktü.
Araçları reklam pahası en yüksek olan bölgelere yerleştirdiler. Arnavutköy’ü İstanbul’un dışına mı ittiniz! Hani 16 milyonu kucaklıyordunuz. Bir tane memur çıkmış İstanbul halkını trollükle suçluyor. Sen kimsin ya. her insanın işvereni İstanbullulardır.
Cumhurbaşkanımıza hakaret eden Sedef Kabaş, CHP’lilere irtibat dersi verirken ‘Koca koca palavra söyleyeceksiniz’ diyordu. İBB de koca koca palavralar söylemiş oldu. Ve sonunda sistem çöktü.
TUZ VE KUM SKANDALI
Tuz deposunu gezerken üç kez ‘Kum’ dedi. Biz de inceledik ve hakikaten de tuz değil kummuş. Bize verdikleri tuzlar kumluydu. Tuzun içine kum kattığında ne olur bütün araçlar arızalanır. Bunu da birinci sefer burada söylüyorum, tuz ihalesini CHP’lilere verdiler.
Partizanlığın, liyakatsizliğin İstanbul’u ne hale getirdiğini yalnızca kar fırtınasında gördük.
Belediye idaresini yalnızca ve yalnızca kendileri için bir kaynak olarak kullandıklarını hayli net gördük. İBB, İmamoğlu’nun meslek basamak merkezidir. Ciddiye almış olsalardı bu ezayı yaşamazdık.
‘İLK DEFA BURADA AÇIKLIYORUM…”
2017 yılında 136 bin ton tuz kullanılırken, bu yıl 55 bin ton tuz kullanıldı. 2017’de 539 ton solüsyon kullanılırken, bu yıl ise yalnızca 21 taraf solüsyon kullanıldı. Bu 2 tanker demek.
Bunu da birinci defa Ülke TV’de açıklıyorum. Ellerinde kullanacakları araçları bile yoktu. Kışla çabayı İsfalt’a vermişler. İsfalt’a verdikleri Kışla Müdahale İhalesini de karşıyı bir firmaya vermişler. Avrupa Yakasını eski Kadıköy Belediye Lideri’nin kardeşine vermişler. O da o akşam araç arıyor.
ENGELLENİYORUZ PALAVRASI
Göksu, İBB idaresinin “terörle iltisaklı çalışanlar” problemi ortaya çıktıktan daha sonra gündemi değiştirmek için “engelleniyoruz” telaffuzunu devreye soktuğunu söylemiş oldu.
İBB Lideri Ekrem İmamoğlu’nun, İncirli, Sefaköy, Beylikdüzü Metro Sınırıyla ilgili “311 günden beri evrakımız bekliyor.” kelamlarının gerçeği yansıtmadığını belirten Göksu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile İBB içinde tekraren yazışma yapıldığını lisana getirdi. Bakanlığın projeyle ilgili eksiklikleri İBB’ye bildirdiğini aktaran Göksu, şu biçimde konuştu:
“Büyükşehir Belediyesi 2012’de merhum Kadir ağabey vaktinde hazırlanan bu sinirle ilgili avan projeyi toparlıyor, gönderiyor. O da kendilerinin hazırladığı bir şey değil. Bakanlık düzeltmeler istiyor. Gidiyor, geliyor. En son Bakanlık diyor ki, ‘Metro yapmak istiyorsan jeolojik tesirler, zelzele simülasyonu, mimari kesitleri yapmak zorundasın.’ Sarsıntı riskiyle karşı karşıya olan bir kentte zelzele simülasyonunun olmadığı bir metro projesi olur mu? Bakanlık ‘Sen bunları bana gönderdikten daha sonra kesin projeni nazaranyim, onaylayım.’ diyor. Fakat gelmiyor. Kesin proje olmadan Bakanlık buna müsaade veremez. İkincisi sen proje yapmak istiyorsan Cumhurbaşkanı’ndan müsaade almana gerek yok ki. Buyur yap elini tutan mı var.”
Yüreğin yetiyorsa, hamasetin var ise hangi televizyon kanalında istiyorsan karşıma çık. Yüreğin yetiyorsa bana yanıt ver.
Biz İBB’yi devrettiğimizde 28 buçuk milyar borcu vardı. Şuandaki borcu 42 milyar borcu var. Hani diyor ya “Cumhurbaşkanlığı müsaade vermedi!” Cumhurbaşkanlığı bununla ilgilenmez. Bu krediyi kullanabilmek için senin borç limitin olması gerekiyor. Projenin tamamlanmış, fizibilitesi bitmiş olacak.
İmamoğlu’nun meslek planlamasında İstanbul yok. İngiliz anahtarıyla yeni kapılar açmaya çalışıyor. Bu milletin gönlüne girmeden hangi anahtarı alırsan al.
Meclise gelen teklifleri ‘Ben yapacaktım da engellediler’ demesinler diye nezaketen reddetmiyoruz. İş yapma kapasiteleri yok. İş yapma vizyonları yok, iş yapma samimiyetleri yok. Bu da şununla alakalı, CHP’nin misyonu var, bu millete hizmet etmek değil, milletin istikametini değiştirmektir. CHP, altını çizerek söylüyorum bu ülkede halkımıza eğitilecek varlıklar olarak bakar. Şayet hizmet etmek isteseler İBB’ye merkezi bütçeden olağanüstü para geliyor.
HALK EKMEK PALAVRALARI
Vatandaş kuyrukta ekmek bekliyor o topluca ekmeği lokantayı satıyor. Halk Ekmek önünde kuyruk var ise bu sorumluluk İBB’dedir. Saatinde getir, daha fazla üret. Lakin burada öteki bir kıssa var. Milletin onuruyla oynuyorlar. Dün ‘1 buçuk milyon ekmek üretiyoruz’ diyor. Bunların her şeyi palavra. AK Parti devrinde 1 milyon 800 bin civarında ekmek üretiliyordu.
Tevfik Göksu’nun açıklamalarından satır başları:
HALKLA ALAKALAR ALGILARI ÇÖKTÜ
Kar, yağmur, sel üzere tabiat felaketleriyle karşılaşıyoruz. kimi vakit gücümüzün yetmediği şeyler olabilir. Farklı kasvetler yaşıyor olabilirsiniz. İstanbul’da yaşananlara baktığımızda, ağır kar yağdı. Badireler yaşanması kaçınılmazdı lakin meteoroloji günler evvelden duyurdu. Bu duyurunun akabinde tedbirlerin alınması gerekir.
İBB ve CHP’nin anlayışında halkla bağlantılar ile belediyeyi yönetmek üzere bir algısı var. Hakikatle yüzleştikleri vakit algılarının nasıl çöktüğünü gördük. İBB dünyanın en büyük kurumlarından bir tanesi. Kurumsal hafızasından dolayı bu biçimde afetlerle başa çıkabilecek durumdaydı.
2017 yılında daha şiddetli yağan kar yağışında çökmeyen sistem 5 yıl daha sonra çöktü.
AK PARTİ DEVREYE GİRMESEYDİ İSTANBUL’UN HALİ NE OLURDU
İBB, kurumsal hafızayı yok etti. Bu işle gayret etmek için nerede, ne vakit müdahale edeceğinizi bilmeniz gerekir. Kurumsal hafızayı yok ederseniz, karla çaba ediyormuş üzere görünerek bu işi beceremezsiniz.
Merhum Kadir abi Moskova’ya karla çaba için grup gönderdi. İBB o nazaranvlileri tasviye etti.
O akşam AK Parti belediyeleri devreye girmeseydi, Bakanlık devreye girmeseydi, İstanbul’un hali ne olurdu!
İBB daha evvel günler evvelce prova yapardı. İstanbul’un ana akslarını açacak tatbikatlar yapılırdı. Kasvetin yaşanabileceği yerlere taşınabilir büfeler temalırdu.
Partizanca İBB’ye o denli şahısları yerleştirdiler ki işin ehli şahıslar yok. Kar küreme aracındaki sürücü aracı nasıl kullanacağını bilmediği için bırakıp kaçıyor. Diğer bir örnekte ise cenaze aracında tabut var. Cenazeyi bırakıp kaçıyorlar.
ARAÇLARI REKLAM OLSUN DİYE GÖRÜNEN YERLERE KOYDULAR
Algı ve reklamla göstermeye çalıştıkları CHP zihniyetinin çöküşü oldu. İBB, CHP’nin aynasıydı. O algı yerle bir oldu. Bu durumda en epeyce ziyanı ise İstanbullular gördü.
Esenler Belediyesi olarak bütün ana arterleri biz açtık. İBB bu kadar büyük kapasiteye karşın çöktü.
Araçları reklam pahası en yüksek olan bölgelere yerleştirdiler. Arnavutköy’ü İstanbul’un dışına mı ittiniz! Hani 16 milyonu kucaklıyordunuz. Bir tane memur çıkmış İstanbul halkını trollükle suçluyor. Sen kimsin ya. her insanın işvereni İstanbullulardır.
Cumhurbaşkanımıza hakaret eden Sedef Kabaş, CHP’lilere irtibat dersi verirken ‘Koca koca palavra söyleyeceksiniz’ diyordu. İBB de koca koca palavralar söylemiş oldu. Ve sonunda sistem çöktü.
TUZ VE KUM SKANDALI
Tuz deposunu gezerken üç kez ‘Kum’ dedi. Biz de inceledik ve hakikaten de tuz değil kummuş. Bize verdikleri tuzlar kumluydu. Tuzun içine kum kattığında ne olur bütün araçlar arızalanır. Bunu da birinci sefer burada söylüyorum, tuz ihalesini CHP’lilere verdiler.
Partizanlığın, liyakatsizliğin İstanbul’u ne hale getirdiğini yalnızca kar fırtınasında gördük.
Belediye idaresini yalnızca ve yalnızca kendileri için bir kaynak olarak kullandıklarını hayli net gördük. İBB, İmamoğlu’nun meslek basamak merkezidir. Ciddiye almış olsalardı bu ezayı yaşamazdık.
‘İLK DEFA BURADA AÇIKLIYORUM…”
2017 yılında 136 bin ton tuz kullanılırken, bu yıl 55 bin ton tuz kullanıldı. 2017’de 539 ton solüsyon kullanılırken, bu yıl ise yalnızca 21 taraf solüsyon kullanıldı. Bu 2 tanker demek.
Bunu da birinci defa Ülke TV’de açıklıyorum. Ellerinde kullanacakları araçları bile yoktu. Kışla çabayı İsfalt’a vermişler. İsfalt’a verdikleri Kışla Müdahale İhalesini de karşıyı bir firmaya vermişler. Avrupa Yakasını eski Kadıköy Belediye Lideri’nin kardeşine vermişler. O da o akşam araç arıyor.
ENGELLENİYORUZ PALAVRASI
Göksu, İBB idaresinin “terörle iltisaklı çalışanlar” problemi ortaya çıktıktan daha sonra gündemi değiştirmek için “engelleniyoruz” telaffuzunu devreye soktuğunu söylemiş oldu.
İBB Lideri Ekrem İmamoğlu’nun, İncirli, Sefaköy, Beylikdüzü Metro Sınırıyla ilgili “311 günden beri evrakımız bekliyor.” kelamlarının gerçeği yansıtmadığını belirten Göksu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile İBB içinde tekraren yazışma yapıldığını lisana getirdi. Bakanlığın projeyle ilgili eksiklikleri İBB’ye bildirdiğini aktaran Göksu, şu biçimde konuştu:
“Büyükşehir Belediyesi 2012’de merhum Kadir ağabey vaktinde hazırlanan bu sinirle ilgili avan projeyi toparlıyor, gönderiyor. O da kendilerinin hazırladığı bir şey değil. Bakanlık düzeltmeler istiyor. Gidiyor, geliyor. En son Bakanlık diyor ki, ‘Metro yapmak istiyorsan jeolojik tesirler, zelzele simülasyonu, mimari kesitleri yapmak zorundasın.’ Sarsıntı riskiyle karşı karşıya olan bir kentte zelzele simülasyonunun olmadığı bir metro projesi olur mu? Bakanlık ‘Sen bunları bana gönderdikten daha sonra kesin projeni nazaranyim, onaylayım.’ diyor. Fakat gelmiyor. Kesin proje olmadan Bakanlık buna müsaade veremez. İkincisi sen proje yapmak istiyorsan Cumhurbaşkanı’ndan müsaade almana gerek yok ki. Buyur yap elini tutan mı var.”
Yüreğin yetiyorsa, hamasetin var ise hangi televizyon kanalında istiyorsan karşıma çık. Yüreğin yetiyorsa bana yanıt ver.
Biz İBB’yi devrettiğimizde 28 buçuk milyar borcu vardı. Şuandaki borcu 42 milyar borcu var. Hani diyor ya “Cumhurbaşkanlığı müsaade vermedi!” Cumhurbaşkanlığı bununla ilgilenmez. Bu krediyi kullanabilmek için senin borç limitin olması gerekiyor. Projenin tamamlanmış, fizibilitesi bitmiş olacak.
İmamoğlu’nun meslek planlamasında İstanbul yok. İngiliz anahtarıyla yeni kapılar açmaya çalışıyor. Bu milletin gönlüne girmeden hangi anahtarı alırsan al.
Meclise gelen teklifleri ‘Ben yapacaktım da engellediler’ demesinler diye nezaketen reddetmiyoruz. İş yapma kapasiteleri yok. İş yapma vizyonları yok, iş yapma samimiyetleri yok. Bu da şununla alakalı, CHP’nin misyonu var, bu millete hizmet etmek değil, milletin istikametini değiştirmektir. CHP, altını çizerek söylüyorum bu ülkede halkımıza eğitilecek varlıklar olarak bakar. Şayet hizmet etmek isteseler İBB’ye merkezi bütçeden olağanüstü para geliyor.
HALK EKMEK PALAVRALARI
Vatandaş kuyrukta ekmek bekliyor o topluca ekmeği lokantayı satıyor. Halk Ekmek önünde kuyruk var ise bu sorumluluk İBB’dedir. Saatinde getir, daha fazla üret. Lakin burada öteki bir kıssa var. Milletin onuruyla oynuyorlar. Dün ‘1 buçuk milyon ekmek üretiyoruz’ diyor. Bunların her şeyi palavra. AK Parti devrinde 1 milyon 800 bin civarında ekmek üretiliyordu.