Son dakika: Lider Erdoğan duyurdu. Yüz yüze eğitimde aşı olmayanlara PCR testi!
Lider Erdoğan’ın açıklamalarından satırbaşları:
Bir ayı aşkın bir müddetnin akabinde bugün yaptığımız Kabine toplantısında sağlıktan natürel afetlere, iktisattan eğitime ve dış gelişmelere kadar ülkemizin gündemindeki biroldukça sıkıntıyı görüştük. bir müddetdir maruz kaldığımız kuraklık, yangın ve sel felaketleri niçiniyle hüzünlü günler geçiriyoruz.
ORMAN YANGINLARI
Neredeyse 4 haftadır gündemimizde olan büyük çaplı orman yangınları da global bir sorun haline dönüşmüştür. 2021’de 54 farklı vilayetimizde çıkan yangınlar yaklaşık 150 bin hektarlık alanı etkilemiştir. Tarihimizin en büyük yangınlarında ziyan goren alanların 82 bin hektarı Antalya’da, 62 bin hektarı Muğla’dadır. Rusya’da 3 milyon, Amerika’da 3 milyonu aşkın, Kanada’da 3 milyona yakın, Meksika’da 600 bin hektarlık alan yanmıştır. Ülkemizdeki yangınların en azından bir kısmında terör örgütlerinde sabotaj kuşkusu olmakla birlikte genel bir afet haliyle karşı karşıya kaldığımız açıktır.
Manavgat’ta başlayan ve giderek yayılan yangınlara karşı devletimiz birinci andan itibaren tüm imkanlarıyla gayretini vermiştir. bu biçimdesine bir felaketi dahi istismar edenlere karşın bu büyük afetin üstesinden gelmeyi başardık.
Yangınlara 18 uçak, 68 helikopter, 9 İHA, binin üzerinde arazöz, 680 iş makinesi, 6 binden çok işçi ve binlerce gönüllüyle müdahale edilmiştir. Köyceğiz’le bir arada büyük yangınların tamamı denetim altına alınmıştır, soğutma çalışmaları sürdürmektedir.
Yalnızca 28 Temmuz’dan daha sonra başlayan yangınlarda ormanların yanı sıra 72 bin dekar ekili ve dikili alan, 2 bin 580 ton depolu eser ziyan görmüştür. Bunun yanında yangınlarda 395 büyükbaş hayvan, 4 bin 505 küçükbaş hayvan, 29 bin 600 kanatlı hayvan itlaf olmuştur.
Yangınlarda maddi ziyan nazarann vatandaşlarımızın kayıplarının telafisi için gereken her türlü çalışma yürütülmektedir. Yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak yalnızca Antalya ve Muğla’da 2 bin 486 bağımsız kısım belirlenmiştir.
Meskenleri büsbütün kullanılamaz hale gelen vatandaşlarımıza en geç 1 yıl ortasında yeni konutları teslim edilecektir. Tüm hayvan kayıpları hibe olarak karşılanacaktır. Gereksinim duyulan fide, tohum, fidan üzere eserler bedelsiz olarak verilecektir. Yanan ormanlarımız Anayasa’mızın 169. unsuruna uygun biçimde tekrar canlandırılacak, tarım ve turizm dahil katiyen öbür bir gaye için kullanılmayacaktır.
Birinci etapta 84 milyon vatandaşımızın her biri için 3 adet hesabıyla 252 milyon fidan yıl bitmeden toprakla buluşturulacaktır. Bugüne kadar 5.5 milyar fidanı, ağacı toprakla buluşturmuş, ülkesinin orman alanını 2 milyon hektar artırmış bir hükümetiz.
Yangınların birinci başladığı andan itibaren bakanlarımız daima bölgede bulunmuşlardır. Öteki bakanlarımız da vakit zaman bölgeye giderek kendi alanlarıyla ilgili çalışmalara katılmışlardır.
Kızılay, AFAD üzere kuruluşlarımız buralarda daima misyon icra etmişlerdir. Silahlı kuvvetlerimiz, kara kuvvetlerimiz, jandarma bütün imkanlarıyla seferber olmuştur. Afet bölgesi ilan ettiğimiz yerlerdeki vatandaşlarımıza bir hayli takviye ve erteleme imkanı sağladık.
Orman yangınlarıyla çaba konusundaki planlar ve uygulamaları gözden geçirerek bu biçimdesine büyük afetlere karşı daha hazırlık olunmasını sağlayacağız. Bu çerçevede, sorumlu kurumların kapasitelerinin genişletilmesi konusunda kapsamlı bir çalışma yapılacak. Afetlerde daha kuvvetli, faal ve kapsayıcı bir uyum için de gereken adımlar atılacak.
SEL FELAKETLERİ
Rize ve Artvin’de, Bartın, Sinop ve Kastamonu’da kısa müddette yağan büyük yağışların yol açtığı sel afetleri yaşanmıştır. bu biçimdesine büyük bir yağışa hiç bir altyapının dayanması mümkün değildir.
Ülkemizin çabucak her kentinde olduğu üzere buralarda da imar ve yapıdan kaynaklanan problemler vardır. Lakin karşımızda tarihte seçkin rastlanan bir afet olduğu gerçeğini de göz arkası edemeyiz.
Halihazırda bölgede 10 bin 245 arama, tarama ve kurtarma çalışanı, 1208 araç, 1 kıyı güvenlik korveti, 4 kıyı güvenlik botu, 48 bot, 22 helikopter, 2 İHA, 83 ambulans, 54 UMKE aracı, 18 itfaiye aracı, taşınabilir güç ve haberleşme araçları vazife yapmaktadır. Konutları, işyerleri, araçları su ve moloz yığınları altında kalan vatandaşlarımız için gereken önlemler alınmıştır. 3 vilayette toplam 970 konut ve 100 köy konutunun yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olduğu belirlendi. Hasar bakılırsan 4 farklı sanayi sitesi de tekrar inşa edilecek. bir daha yapılacak meskenlerin projeleri hazır, inşasına yakında başlıyoruz.
AFAD’IN YARDIM KAMPANYASI
Sel felaketinin izlerinin silinmesi için AFAD bünyesinde başlatmış olduğumız yardım kampanyasına, bakanlarımız ve öteki çalışma arkadaşlarımızla bir arada 7 milyon 430 bin liralık bir katkıyla iştirak etme sonucu aldık
“AŞI OLMAMIŞ ÖĞRETMENLER HAFTADA İKİ DEFA TEST YAPTIRACAK”
Türkiye salgının birinci gününden itibaren halkına sunduğu sıhhat hizmetleri ve dayanak programlarıyla farkını ortaya koymuştur. bir epey ülkenin tersine maskeden teste kadar hiç bir bahiste eksiklik çekmedik. Üretimin kesintisiz sürmesini temin ederek istihdamda dramatik bir düşüşle karşılaşmadık, tam bilakis son periyotta önemli bir sıçrama yaşadık.
“AŞILAMADA DÜNYADA BİRİNCİ SIRALARDAYIZ”
Salgına karşı en kuvvetli gayret aracı olan aşılamada dünyada birinci sıralarda yer alıyoruz. Aşı tedariki konusunda pek âlâ bir noktadayız. Birden çok kanaldan temin ettiğimiz aşıları süratle vatandaşlarımızın istifadesine sunuyoruz. Yerli aşı geliştirme çalışmalarında da inşallah yıl sonuna kadar yaygın kullanım ve üretim safhasına geçmeyi ümit ediyoruz.İlk dozda 46, ikinci dozda da 35 milyon bireye yanlışsız gidiyoruz. Bu sayıyla birinci doz aşıda nüfusumuzun yüzde 73’üne yaklaşırken ikinci doz aşıda ise yüzde 55’ine ulaştık.Ülkemizde birtakım bölümlerin hala aşıya tereddütle yaklaştıklarını görüyoruz. Aşı çalışmaları gönüllülük temeline nazaran yürütülmektedir, yürütülecektir. Şayet bu salgına karşı öteki bir önlem mevcut olsaydı onu da kıymetlendirmekte tereddüt göstermezdik.
“TÜM VATANDAŞLARIMIZA AŞILARINI OLMALARI DAVETİNDE BULUNUYORUM”
Her alanda huzurla hayatımızı sürdürebilmemiz hepimizin aşı bulunmasına bağlıdır. Son devirde salgın sebebiyle hastanelere yatan, ağır bakıma alınan, entübe edilen, ömrünü kaybeden hastaların epeyce büyük bir kısmının aşı olmayanlardan oluştuğunun altını çizmek istiyorum. 33 ilimiz aşılamada yüzde 75 hududunu geçerek mavi listeye girmiştir.Şanlıurfa, Mardin, Bitlis, Muş, Gümüşhane ve Diyarbakır vilayetlerimiz ise kırmızı listede yer almaktadır. Bu vilayetlerimizde yaşayan kardeşlerimizden başlayarak tüm vatandaşlarımıza aşılarını derhal olmaları davetinde bulunuyorum.
“AŞI OLMAYAN ÖĞRETMENLER HAFTADA 2 SEFER TEST YAPTIRACAK”
Eylülde okullarına kavuşmayı bekleyen milyonlarca öğrencilerimizin çeşitli dallarda işlerine dört elle sarılan vatandaşlarımızın geleceğinin bu bahiste kat edilecek uzaklığa bağlı olduğunu aklımızdan çıkarmamalıyız. Okullarda 6 Eylül’de yüz yüze eğitim başlamasıyla, çabucak hemen aşı olmamış öğretmen ve öbür işçinin haftada en az 2 kez PCR testi yaptırmasını isteyeceğiz.Aşı olmayan üniversite öğrencilerimizin ve çalışanlarımızdan da nizamlı PCR testi yaptırmalarını talep edeceğiz.
TOPLU FAALİYETLERDE MECBURÎ PSR TESTİ UYGULAMARI
Uçak ve şehirlerarası seyahat, konser, sinema üzere toplu faaliyetler için de mecburî PCR testi uygulamalarını devreye alacağız.Son periyotta bir daha tokalaşma, sarılma üzere kültürümüzde var olan selamlaşma biçimlerinin arttığı görülüyor. Vatandaşlarımızdan bir mühlet daha bu konularda sabırlı olmalarını istiyorum.
“ANADOLU’YA YENİ BİR GÖÇ DALGASI BAŞLADI”
Cumhuriyet periyodunda yakın coğrafyamızda başı dara düşen milyonlarca kardeşimiz ülkemize sığınarak burada yeni bir hayat sürdürmüştür. Asırlar boyunca Anadolu’nun garipler yurdu olarak anılmasının niçini işte bu vasfıdır. Bu topraklara gelip de zorla yüz geri edilen kimse yoktur. Yakın coğrafyamızda bir müddetdir yaşanan istikrarsızlıklar, savaşlar, iç çatışmalar Anadolu’ya yeni bir göç dalgası başlatmıştır.
“KAPIMIZA GELENLERE SIRTIMIZI DÖNECEK BİR TOPLUM DEĞİLİZ”
Suriye’de 2011’de başlayan iç savaşın akabinde giderek artan sayıda ülkemize sığınan kardeşlerimiz oldu. Türkiye olağan olarak isteyenin istediği üzere elini kolunu sallayarak girip çıkabileceği sahipsiz bir ülke değildir. birebir vakitte biz yalnızca kendimizi düşünerek kapımıza gelenlere sırtımızı dönecek karakterde bir toplum değiliz.
- Okullarda 6 Eylül’de yüz yüze eğitime başlanması ile birlikte, çabucak hemen aşı olmamış öğretmen ve işçinin haftada iki kez test yaptırmasını isteyeceğiz.
- Uçak ve kentler ortası otobüs seyahati için mecburî PCR testi uygulamasını devreye alacağız.
- Konser, tiyatro ve sinema üzere insanların toplu olarak bulunduğu faaliyetler için de mecburî PCR testi uygulamalarını devreye alacağız.
- AFAD bünyesinde başlatmış olduğumız yardım kampanyasına, bakanlarımız ve başka çalışma arkadaşlarımızla birlikte 7 milyon 430 bin liralık bir katkıyla iştirak etme sonucu aldık
- Türkiye isteyenin istediği üzere elini kolunu sallayarak girip çıkabileceği sahipsiz bir ülke değildir.
Lider Erdoğan’ın açıklamalarından satırbaşları:
Bir ayı aşkın bir müddetnin akabinde bugün yaptığımız Kabine toplantısında sağlıktan natürel afetlere, iktisattan eğitime ve dış gelişmelere kadar ülkemizin gündemindeki biroldukça sıkıntıyı görüştük. bir müddetdir maruz kaldığımız kuraklık, yangın ve sel felaketleri niçiniyle hüzünlü günler geçiriyoruz.
ORMAN YANGINLARI
Neredeyse 4 haftadır gündemimizde olan büyük çaplı orman yangınları da global bir sorun haline dönüşmüştür. 2021’de 54 farklı vilayetimizde çıkan yangınlar yaklaşık 150 bin hektarlık alanı etkilemiştir. Tarihimizin en büyük yangınlarında ziyan goren alanların 82 bin hektarı Antalya’da, 62 bin hektarı Muğla’dadır. Rusya’da 3 milyon, Amerika’da 3 milyonu aşkın, Kanada’da 3 milyona yakın, Meksika’da 600 bin hektarlık alan yanmıştır. Ülkemizdeki yangınların en azından bir kısmında terör örgütlerinde sabotaj kuşkusu olmakla birlikte genel bir afet haliyle karşı karşıya kaldığımız açıktır.
Manavgat’ta başlayan ve giderek yayılan yangınlara karşı devletimiz birinci andan itibaren tüm imkanlarıyla gayretini vermiştir. bu biçimdesine bir felaketi dahi istismar edenlere karşın bu büyük afetin üstesinden gelmeyi başardık.
Yangınlara 18 uçak, 68 helikopter, 9 İHA, binin üzerinde arazöz, 680 iş makinesi, 6 binden çok işçi ve binlerce gönüllüyle müdahale edilmiştir. Köyceğiz’le bir arada büyük yangınların tamamı denetim altına alınmıştır, soğutma çalışmaları sürdürmektedir.
Yalnızca 28 Temmuz’dan daha sonra başlayan yangınlarda ormanların yanı sıra 72 bin dekar ekili ve dikili alan, 2 bin 580 ton depolu eser ziyan görmüştür. Bunun yanında yangınlarda 395 büyükbaş hayvan, 4 bin 505 küçükbaş hayvan, 29 bin 600 kanatlı hayvan itlaf olmuştur.
Yangınlarda maddi ziyan nazarann vatandaşlarımızın kayıplarının telafisi için gereken her türlü çalışma yürütülmektedir. Yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak yalnızca Antalya ve Muğla’da 2 bin 486 bağımsız kısım belirlenmiştir.
Meskenleri büsbütün kullanılamaz hale gelen vatandaşlarımıza en geç 1 yıl ortasında yeni konutları teslim edilecektir. Tüm hayvan kayıpları hibe olarak karşılanacaktır. Gereksinim duyulan fide, tohum, fidan üzere eserler bedelsiz olarak verilecektir. Yanan ormanlarımız Anayasa’mızın 169. unsuruna uygun biçimde tekrar canlandırılacak, tarım ve turizm dahil katiyen öbür bir gaye için kullanılmayacaktır.
Birinci etapta 84 milyon vatandaşımızın her biri için 3 adet hesabıyla 252 milyon fidan yıl bitmeden toprakla buluşturulacaktır. Bugüne kadar 5.5 milyar fidanı, ağacı toprakla buluşturmuş, ülkesinin orman alanını 2 milyon hektar artırmış bir hükümetiz.
Yangınların birinci başladığı andan itibaren bakanlarımız daima bölgede bulunmuşlardır. Öteki bakanlarımız da vakit zaman bölgeye giderek kendi alanlarıyla ilgili çalışmalara katılmışlardır.
Kızılay, AFAD üzere kuruluşlarımız buralarda daima misyon icra etmişlerdir. Silahlı kuvvetlerimiz, kara kuvvetlerimiz, jandarma bütün imkanlarıyla seferber olmuştur. Afet bölgesi ilan ettiğimiz yerlerdeki vatandaşlarımıza bir hayli takviye ve erteleme imkanı sağladık.
Orman yangınlarıyla çaba konusundaki planlar ve uygulamaları gözden geçirerek bu biçimdesine büyük afetlere karşı daha hazırlık olunmasını sağlayacağız. Bu çerçevede, sorumlu kurumların kapasitelerinin genişletilmesi konusunda kapsamlı bir çalışma yapılacak. Afetlerde daha kuvvetli, faal ve kapsayıcı bir uyum için de gereken adımlar atılacak.
SEL FELAKETLERİ
Rize ve Artvin’de, Bartın, Sinop ve Kastamonu’da kısa müddette yağan büyük yağışların yol açtığı sel afetleri yaşanmıştır. bu biçimdesine büyük bir yağışa hiç bir altyapının dayanması mümkün değildir.
Ülkemizin çabucak her kentinde olduğu üzere buralarda da imar ve yapıdan kaynaklanan problemler vardır. Lakin karşımızda tarihte seçkin rastlanan bir afet olduğu gerçeğini de göz arkası edemeyiz.
Halihazırda bölgede 10 bin 245 arama, tarama ve kurtarma çalışanı, 1208 araç, 1 kıyı güvenlik korveti, 4 kıyı güvenlik botu, 48 bot, 22 helikopter, 2 İHA, 83 ambulans, 54 UMKE aracı, 18 itfaiye aracı, taşınabilir güç ve haberleşme araçları vazife yapmaktadır. Konutları, işyerleri, araçları su ve moloz yığınları altında kalan vatandaşlarımız için gereken önlemler alınmıştır. 3 vilayette toplam 970 konut ve 100 köy konutunun yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olduğu belirlendi. Hasar bakılırsan 4 farklı sanayi sitesi de tekrar inşa edilecek. bir daha yapılacak meskenlerin projeleri hazır, inşasına yakında başlıyoruz.
AFAD’IN YARDIM KAMPANYASI
Sel felaketinin izlerinin silinmesi için AFAD bünyesinde başlatmış olduğumız yardım kampanyasına, bakanlarımız ve öteki çalışma arkadaşlarımızla bir arada 7 milyon 430 bin liralık bir katkıyla iştirak etme sonucu aldık
“AŞI OLMAMIŞ ÖĞRETMENLER HAFTADA İKİ DEFA TEST YAPTIRACAK”
Türkiye salgının birinci gününden itibaren halkına sunduğu sıhhat hizmetleri ve dayanak programlarıyla farkını ortaya koymuştur. bir epey ülkenin tersine maskeden teste kadar hiç bir bahiste eksiklik çekmedik. Üretimin kesintisiz sürmesini temin ederek istihdamda dramatik bir düşüşle karşılaşmadık, tam bilakis son periyotta önemli bir sıçrama yaşadık.
“AŞILAMADA DÜNYADA BİRİNCİ SIRALARDAYIZ”
Salgına karşı en kuvvetli gayret aracı olan aşılamada dünyada birinci sıralarda yer alıyoruz. Aşı tedariki konusunda pek âlâ bir noktadayız. Birden çok kanaldan temin ettiğimiz aşıları süratle vatandaşlarımızın istifadesine sunuyoruz. Yerli aşı geliştirme çalışmalarında da inşallah yıl sonuna kadar yaygın kullanım ve üretim safhasına geçmeyi ümit ediyoruz.İlk dozda 46, ikinci dozda da 35 milyon bireye yanlışsız gidiyoruz. Bu sayıyla birinci doz aşıda nüfusumuzun yüzde 73’üne yaklaşırken ikinci doz aşıda ise yüzde 55’ine ulaştık.Ülkemizde birtakım bölümlerin hala aşıya tereddütle yaklaştıklarını görüyoruz. Aşı çalışmaları gönüllülük temeline nazaran yürütülmektedir, yürütülecektir. Şayet bu salgına karşı öteki bir önlem mevcut olsaydı onu da kıymetlendirmekte tereddüt göstermezdik.
“TÜM VATANDAŞLARIMIZA AŞILARINI OLMALARI DAVETİNDE BULUNUYORUM”
Her alanda huzurla hayatımızı sürdürebilmemiz hepimizin aşı bulunmasına bağlıdır. Son devirde salgın sebebiyle hastanelere yatan, ağır bakıma alınan, entübe edilen, ömrünü kaybeden hastaların epeyce büyük bir kısmının aşı olmayanlardan oluştuğunun altını çizmek istiyorum. 33 ilimiz aşılamada yüzde 75 hududunu geçerek mavi listeye girmiştir.Şanlıurfa, Mardin, Bitlis, Muş, Gümüşhane ve Diyarbakır vilayetlerimiz ise kırmızı listede yer almaktadır. Bu vilayetlerimizde yaşayan kardeşlerimizden başlayarak tüm vatandaşlarımıza aşılarını derhal olmaları davetinde bulunuyorum.
“AŞI OLMAYAN ÖĞRETMENLER HAFTADA 2 SEFER TEST YAPTIRACAK”
Eylülde okullarına kavuşmayı bekleyen milyonlarca öğrencilerimizin çeşitli dallarda işlerine dört elle sarılan vatandaşlarımızın geleceğinin bu bahiste kat edilecek uzaklığa bağlı olduğunu aklımızdan çıkarmamalıyız. Okullarda 6 Eylül’de yüz yüze eğitim başlamasıyla, çabucak hemen aşı olmamış öğretmen ve öbür işçinin haftada en az 2 kez PCR testi yaptırmasını isteyeceğiz.Aşı olmayan üniversite öğrencilerimizin ve çalışanlarımızdan da nizamlı PCR testi yaptırmalarını talep edeceğiz.
TOPLU FAALİYETLERDE MECBURÎ PSR TESTİ UYGULAMARI
Uçak ve şehirlerarası seyahat, konser, sinema üzere toplu faaliyetler için de mecburî PCR testi uygulamalarını devreye alacağız.Son periyotta bir daha tokalaşma, sarılma üzere kültürümüzde var olan selamlaşma biçimlerinin arttığı görülüyor. Vatandaşlarımızdan bir mühlet daha bu konularda sabırlı olmalarını istiyorum.
“ANADOLU’YA YENİ BİR GÖÇ DALGASI BAŞLADI”
Cumhuriyet periyodunda yakın coğrafyamızda başı dara düşen milyonlarca kardeşimiz ülkemize sığınarak burada yeni bir hayat sürdürmüştür. Asırlar boyunca Anadolu’nun garipler yurdu olarak anılmasının niçini işte bu vasfıdır. Bu topraklara gelip de zorla yüz geri edilen kimse yoktur. Yakın coğrafyamızda bir müddetdir yaşanan istikrarsızlıklar, savaşlar, iç çatışmalar Anadolu’ya yeni bir göç dalgası başlatmıştır.
“KAPIMIZA GELENLERE SIRTIMIZI DÖNECEK BİR TOPLUM DEĞİLİZ”
Suriye’de 2011’de başlayan iç savaşın akabinde giderek artan sayıda ülkemize sığınan kardeşlerimiz oldu. Türkiye olağan olarak isteyenin istediği üzere elini kolunu sallayarak girip çıkabileceği sahipsiz bir ülke değildir. birebir vakitte biz yalnızca kendimizi düşünerek kapımıza gelenlere sırtımızı dönecek karakterde bir toplum değiliz.