AK Parti’li Hamza Dağ: Kılıçdaroğlu su içer üzere palavra söylüyor AK Parti Genel Lider Yardımcısı Hamza Dağ, Beyaz TV’de katıldığı “Akılda Kalsın” programında yaptığı açıklamalarda muhalefete yüklendi.
Kovid-19 salgınının akabinde artmaya başlayan fiyatlarla ilgili olarak Türkiye’nin aldığı tedbirleri anlatan Dağ, ekonomik olarak daha rahat nefes alacaklarını belirterek, “Dünyanın birinci 10 iktisadına girmek için çalışmalarımız olacak. Yarınımız bugünden epeyce daha refahlı olacak.” dedi.
Stokçuluk sorununa ait görüşlerini aktaran Dağ, stokçulukla topyekun gayret edilmesi gerektiğini savunarak, “Bu devlet nazaranvi olduğu kadar ahlaki bir sorun. Bu sıkıntıyı daha hayli ön plana koymak lazım. Ceza yaptırımı kesinlikle olur lakin toplumun kültürü bu olmalı. Yapmanız gereken iş; stokla fahiş fiyatla değil, helal para kazanmak.” diye konuştu.
Muhalefetin olumsuzlardan beslendiğine dikkati çeken Dağ, “20 yıldır muhalefet yalnızca aksilikleri söylüyor, hiç bir şey yapmıyor vatandaş da bunu görüyor. Vatandaşımız her şeyi görüyor. Anadolu irfanının gördüğü şey bu… Nerede siyaset yaparsanız yapın, yalnızca aksilikle muhalefet yaparsanız ya da vatandaşı anlamadan yalnızca farklı şeyler ortaya koyarsanız vatandaş bunu görür. Bir sıkıntı var ve biz çözmek için uğraş ediyoruz. Biroldukca krizi tıpkı anda yaşayan bir dünyada biz ne yapabiliriz ona bakıyoruz” formunda konuştu.
KILIÇDAROĞLU’NUN KATAR SÖZLERİ
Programda, CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun son küme toplantısında, “Ya Allah aşkına şu Katar aşkından vazgeçin kardeşim ya… İki ay ortasında 2,5 milyon küçükbaş hayvanı uçaklarla ihraç ettiler. 2,5 milyon Katar’a gönderdiniz, ucuz et yesinler diye. Bize gelince yüzde 48 ete artırım yaptılar. Katar aşkından yüzde 48…” yaptığı konuşmanın hatırlatılması üzerine Dağ, palavra söylemenin muhalefetin bir mizacı haline geldiğine vurgu yaparak, şunları söylemiş oldu:
KILIÇDAROĞLU SU İÇER ÜZERE PALAVRA SÖYLÜYOR
“Ana muhalefetin genel lideri olsam, Türkiye’deki küçükbaş hayvan varlığına bakarım. Türkiye’de küçükbaş hayvan varlığı ne kadar? İki buçuk milyon hayvan ne kadar seferde uçaklarla sarfiyat? 4 ayda bu hayvanlar gönderilir mi? Nereden baksanız bu sayı akla, mantığa hiç uymuyor. Kemal Kılıçdaroğlu, su içer üzere, yemek yer üzere palavra söylüyor. Artık palavra onun doğal hali olmuş vaziyette. Bu palavraları tekraren yüzüne söylenmiş olduğu biçimde bir kızarma da yok yüzünde. Muhalefete bakarız, onlar ne söylüyor takip ederiz. Fakat bu üslup şeyleri görür görmez takibi bırakıyoruz. Temelli palavralarını düşünüyorum. Kılıçdaroğlu, ‘AK Partili 100 milletvekili, Bylock’cu’ dedi. Unutmuyoruz, ispatlayacaktı. Biroldukça palavra söylemiş oldu lakin özür gelmedi. Genel bir parti siyaseti halinde palavrası söyleyelim, gerçek söylerlerse biz bir palavra daha söyleyelim diyorlar… Kurumlarımız da vatandaşımız da gerçekleri ortaya çıkıyor. CHP Genel Lideri neredeyse her gün yeni bir palavra ortaya koyuyor. En son palavra da bu. Bakalım bu salı, küme toplantısında ne palavra söyleyecek. Daima birlikte görürüz.”
İZMİR VE İSTANBUL’DA KESİLEN AĞAÇLAR
İzmir’de Kültürpark’ta kesilen palmiye ağaçlarıyla ilgili olarak da konuşan Dağ, Seyahat Parkı’ndaki hareketlerin ne olduğunu bugünlerde epeyce daha âlâ gördüklerini, sıkıntının 3-5 ağaç problemi olmadığını bildiklerini anımsatarak, biroldukça bölümün ağaç konusunda samimi olmadığını söylemiş oldu.
CHP’li Ekrem İmamoğlu’nun başkanlık ettiği İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Beşiktaş’taki 112 çınar ağacı ile Zeytinburburnu’nda kestiği ağaçları da hatırlatan Dağ, “Zeytinle ilgili konuşan sanatkarlardan bir tanesi bir söz etti mi bunun için? 3 yılda 1900 tane palmiye kesildi İzmir’de, son olarak 72’si Kültürpark’ta. Münasebet; ağaçlar hastalandı. Tedavisi var. Bize yeşili doğayı bir üstünlük sıkıntısı olarak anlatmaya kalkışmasınlar biz değerini kendi kültürümüzde biliriz. Yarın kıyamet kopacaksa elindeki fidanı dik diyen ümmetin temsilcileri olarak hassasiyet taşıyoruz. CHP’lilerin yaptıkları bu bahisteki yanlışlara fazlacaça örnek verebiliriz. Bursa’da, Çanakkale’de, Milas’ta… En makûs hareketleri ortaya koyanlar, aksiyonları gözükmesin diye en çok bağıranlar. Kendi yaptıkları edepsizliği kapatmaya çalışıyorlar. Biz sahiden yeşilin daha da artması için çalışıyoruz. AK Parti periyodunda 5,5 milyar fidan dikildi. Refah düzeyi artması için hem yeşili artırmalı, ticareti geliştirmeliyiz. İkisinden birinden vazgeçmek mümkün değil. Birileri kendi siyasal niyetlerine nazaran bunu kim yaptı üzerinden siyaset yürütüyor.” sözlerini kullandı.
“BUCA METROSU SÜRECİNİ TÜRKİYE DE BİLMELİ”
“Buca Metrosu sürecinde ne olduğunu İzmir kamuoyu biliyor, Türkiye de bilmeli.” diyen AK Parti İzmir Milletvekili Dağ, İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer’in ricası üzerine Buca Metrosu’nu yatırım programına alındığının altını çizerek, “İhaleye 7-8 firma katılmış, teklifler verilmiş… En düşük teklif veren firma, Nurol ve Yapı Merkezi paydaşlığı. İkinci firma Gülermak. İhalenin sonuçları açıklanmayınca kimi laflar dönmeye başlamıştı. Sonuç belirtildi, ihaleyi 529 milyon lira fazla teklif veren firma kazandı. Biz buna reaksiyon gösterince Soyer, ‘Biz karar vermedik, memleketler arası kuruluş karar verdi.’ diyor. Biz de ‘Parayı veren sonucu mı veriyor?’ dedik, daha sonra ‘Biz karar verdik.’ diye açıklama yaptılar. Yürütmeyi durdurma sonucu duyulunca. Birinci teklifi veren firmalar dava açmış, Danıştay’a gitti ve süreç devam ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Kovid-19 salgınının akabinde artmaya başlayan fiyatlarla ilgili olarak Türkiye’nin aldığı tedbirleri anlatan Dağ, ekonomik olarak daha rahat nefes alacaklarını belirterek, “Dünyanın birinci 10 iktisadına girmek için çalışmalarımız olacak. Yarınımız bugünden epeyce daha refahlı olacak.” dedi.
Stokçuluk sorununa ait görüşlerini aktaran Dağ, stokçulukla topyekun gayret edilmesi gerektiğini savunarak, “Bu devlet nazaranvi olduğu kadar ahlaki bir sorun. Bu sıkıntıyı daha hayli ön plana koymak lazım. Ceza yaptırımı kesinlikle olur lakin toplumun kültürü bu olmalı. Yapmanız gereken iş; stokla fahiş fiyatla değil, helal para kazanmak.” diye konuştu.
Muhalefetin olumsuzlardan beslendiğine dikkati çeken Dağ, “20 yıldır muhalefet yalnızca aksilikleri söylüyor, hiç bir şey yapmıyor vatandaş da bunu görüyor. Vatandaşımız her şeyi görüyor. Anadolu irfanının gördüğü şey bu… Nerede siyaset yaparsanız yapın, yalnızca aksilikle muhalefet yaparsanız ya da vatandaşı anlamadan yalnızca farklı şeyler ortaya koyarsanız vatandaş bunu görür. Bir sıkıntı var ve biz çözmek için uğraş ediyoruz. Biroldukca krizi tıpkı anda yaşayan bir dünyada biz ne yapabiliriz ona bakıyoruz” formunda konuştu.
KILIÇDAROĞLU’NUN KATAR SÖZLERİ
Programda, CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun son küme toplantısında, “Ya Allah aşkına şu Katar aşkından vazgeçin kardeşim ya… İki ay ortasında 2,5 milyon küçükbaş hayvanı uçaklarla ihraç ettiler. 2,5 milyon Katar’a gönderdiniz, ucuz et yesinler diye. Bize gelince yüzde 48 ete artırım yaptılar. Katar aşkından yüzde 48…” yaptığı konuşmanın hatırlatılması üzerine Dağ, palavra söylemenin muhalefetin bir mizacı haline geldiğine vurgu yaparak, şunları söylemiş oldu:
KILIÇDAROĞLU SU İÇER ÜZERE PALAVRA SÖYLÜYOR
“Ana muhalefetin genel lideri olsam, Türkiye’deki küçükbaş hayvan varlığına bakarım. Türkiye’de küçükbaş hayvan varlığı ne kadar? İki buçuk milyon hayvan ne kadar seferde uçaklarla sarfiyat? 4 ayda bu hayvanlar gönderilir mi? Nereden baksanız bu sayı akla, mantığa hiç uymuyor. Kemal Kılıçdaroğlu, su içer üzere, yemek yer üzere palavra söylüyor. Artık palavra onun doğal hali olmuş vaziyette. Bu palavraları tekraren yüzüne söylenmiş olduğu biçimde bir kızarma da yok yüzünde. Muhalefete bakarız, onlar ne söylüyor takip ederiz. Fakat bu üslup şeyleri görür görmez takibi bırakıyoruz. Temelli palavralarını düşünüyorum. Kılıçdaroğlu, ‘AK Partili 100 milletvekili, Bylock’cu’ dedi. Unutmuyoruz, ispatlayacaktı. Biroldukça palavra söylemiş oldu lakin özür gelmedi. Genel bir parti siyaseti halinde palavrası söyleyelim, gerçek söylerlerse biz bir palavra daha söyleyelim diyorlar… Kurumlarımız da vatandaşımız da gerçekleri ortaya çıkıyor. CHP Genel Lideri neredeyse her gün yeni bir palavra ortaya koyuyor. En son palavra da bu. Bakalım bu salı, küme toplantısında ne palavra söyleyecek. Daima birlikte görürüz.”
İZMİR VE İSTANBUL’DA KESİLEN AĞAÇLAR
İzmir’de Kültürpark’ta kesilen palmiye ağaçlarıyla ilgili olarak da konuşan Dağ, Seyahat Parkı’ndaki hareketlerin ne olduğunu bugünlerde epeyce daha âlâ gördüklerini, sıkıntının 3-5 ağaç problemi olmadığını bildiklerini anımsatarak, biroldukça bölümün ağaç konusunda samimi olmadığını söylemiş oldu.
CHP’li Ekrem İmamoğlu’nun başkanlık ettiği İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Beşiktaş’taki 112 çınar ağacı ile Zeytinburburnu’nda kestiği ağaçları da hatırlatan Dağ, “Zeytinle ilgili konuşan sanatkarlardan bir tanesi bir söz etti mi bunun için? 3 yılda 1900 tane palmiye kesildi İzmir’de, son olarak 72’si Kültürpark’ta. Münasebet; ağaçlar hastalandı. Tedavisi var. Bize yeşili doğayı bir üstünlük sıkıntısı olarak anlatmaya kalkışmasınlar biz değerini kendi kültürümüzde biliriz. Yarın kıyamet kopacaksa elindeki fidanı dik diyen ümmetin temsilcileri olarak hassasiyet taşıyoruz. CHP’lilerin yaptıkları bu bahisteki yanlışlara fazlacaça örnek verebiliriz. Bursa’da, Çanakkale’de, Milas’ta… En makûs hareketleri ortaya koyanlar, aksiyonları gözükmesin diye en çok bağıranlar. Kendi yaptıkları edepsizliği kapatmaya çalışıyorlar. Biz sahiden yeşilin daha da artması için çalışıyoruz. AK Parti periyodunda 5,5 milyar fidan dikildi. Refah düzeyi artması için hem yeşili artırmalı, ticareti geliştirmeliyiz. İkisinden birinden vazgeçmek mümkün değil. Birileri kendi siyasal niyetlerine nazaran bunu kim yaptı üzerinden siyaset yürütüyor.” sözlerini kullandı.
“BUCA METROSU SÜRECİNİ TÜRKİYE DE BİLMELİ”
“Buca Metrosu sürecinde ne olduğunu İzmir kamuoyu biliyor, Türkiye de bilmeli.” diyen AK Parti İzmir Milletvekili Dağ, İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer’in ricası üzerine Buca Metrosu’nu yatırım programına alındığının altını çizerek, “İhaleye 7-8 firma katılmış, teklifler verilmiş… En düşük teklif veren firma, Nurol ve Yapı Merkezi paydaşlığı. İkinci firma Gülermak. İhalenin sonuçları açıklanmayınca kimi laflar dönmeye başlamıştı. Sonuç belirtildi, ihaleyi 529 milyon lira fazla teklif veren firma kazandı. Biz buna reaksiyon gösterince Soyer, ‘Biz karar vermedik, memleketler arası kuruluş karar verdi.’ diyor. Biz de ‘Parayı veren sonucu mı veriyor?’ dedik, daha sonra ‘Biz karar verdik.’ diye açıklama yaptılar. Yürütmeyi durdurma sonucu duyulunca. Birinci teklifi veren firmalar dava açmış, Danıştay’a gitti ve süreç devam ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.